Pazar, Eylül 8

Efsaneler Ölmez Lefter


 Herkesin bir kahramanı vardır bazen bu futbolcu olur yada çizgi film kahramanı.. benim iki futbol kahramanım-efsanem var birisini izleyerek diğerini dinleyerek büyüdüm. Tam 20 yaşındayım Lefteri sahada görmüşlüğüm yok ama gel gör ki kendi dedemmiş gibi seviyorum öldüğü günü hala unutmuş değilim ben hayatımda o kadar ağladığımı bilmiyorum.

 Eski zamanlarda çocuk olmak güzeldi birgün sokakta top oynuyoruz iki taştan direk bir yamalı top 7-8 kişi bam güm oynuyoruz akşam ezanında eve dönülür o vakitlerde bilirsiniz vakti geçirmeye gelmez yersin terliği öyleydi çocukluğumuz. Eve gidiyorum bir kahvenin önünden geçiyorum muhabbete kulağım ilişti iki tane orta yaşlı adam tavla oynayıp futbol geyiği yapıyorlar konu Fenerbahçe olunca ister istemez durdum bende, Lefter için 'rum piçi vatan haini' vs. tarzı laf ettiler bende o zamanlar Lefter'i gram tanımıyorum 7 yaşındaki çocuğuz sonuçta o sırada hemen yan masada oturan öksürüklü dedelerin birinden 45 dakika azar işittiler, Lefter'in Yunan milli takımını yüklüce bir paraya rağmen reddedip, Türkiye forması giymesinin hikayesini dinlediler, ben de ilk kez o zaman öğrenmiş oldum Lefter'i..

 Hikayesi çok ilgimi çektiği için hemen babamın yanına koştum dedim baba Lefter kim anlatır mısın ? Babamında futbolla iç içe olmadığını sonradan sonradan öğrendim birşeyler geveledi tabi anlamadım oradan dedemin yanına gittim oturdum yanına ilk önce kahve önündeki hikayeden olaylardan bahsettim sonrasında ise sazı dedem aldı zaten. O zamandan beri Lefter hayranlığım var araştırdım, izledim, dinledim hayattayken görmek nasip olmadı ama.

 Adının anlamı gibi her zaman özgürdü bizim dedemiz..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder